sütlü kahve içiyorum, kahvaltı niyetine. su yok, sadece süt. bu tutar hiç olmazsa beni öğleden sonraya kadar. hiç iştahım yok zaten. uçakta bişeyler verirler illaki. sonra annemin yaptığı yemekleri yerim afiyetle.
gece geç yattım. sabah da benim için çok erken saatte kalktım. ve şu an kahvaltıyı falan gözüm görmüyo inan. uyumam gereken saatten az uyursam bünyem şapşala dönüyo benim. ne uykucu bişiii oldum çıktım ben ya. sabah aşkım telefonla uyandırmak için arıyo, resmen kan kalbime beynime gitmekte zorlandı. sanki zorla bi kıyafeti giymeye çalışırsın ya, ruhumu bedenime çağırırken cebelleştim, yok böyle bişey. kalbim daraldı. beynim hayırrrr uyumalısınnnnn! diye zır zır bağırdı. bi şekil oldu vücudum.
artık yolda uyumayı hayal ediyorum.uçakta telefonunu kapatmayan vatandaşlara sinir olup tırnaklarımı falan yemezsem tabii. müzkçaları aldım yanıma, duymayayım şunların telefon seslerini diye. burda dergi falan da satılmadığından, yolda oyalayacak bişeyler lazım beni. tek başına hiç uçağa da binememiştim, ufak bi gerginlik var üzerimde sanki.
uçağın ekonomi bölümünde koltuklar göt göte ve çok dar zaten, zaten o hosteslerin bıkmış tavırlarına uyuz oluyorum. bazıları ağzında sakızla servis yapıyo. aklınca çaktırmadığını sanıyo ama ben görüyorum. çaktırmamak için uğraştıklarında daha çok uyuz oluyorum. hepsinin prototip halinde sarı saçlı, düzgün burunlu ve kemik yapılı olması, standart boy ve kiloda olması da ayrıca sinirlerimi zıplatıyo. çok uzun süre birine bakınca, diğeri ile arasında 10 tane fark bulamayacağını düşünüyo insan, o kadar benziyolar. halbüsüüü koskoca Turkish Airlines şirketisin, paran mı yok da farklı bi yüzde hostes işe alamıyosun. ben anlamadım, anlamadım. etek boyu, rengi gibi bu hosteslerin de bence belli vücut ve yüz standardı var, ona göre işe alıyolar bu kızları işe. burnu benimki gibi biraz iriyse, daha mülakatın m'sini göremiyo kızcağız mesela. burun farkıyla kaybetti! lanet olsun.
bi de şu pilotlardaki relax hal nedir öyle canım? sanki vurmuş alkolün dibine dibine. sanki az önce acayip komik bieye gülmüş gülmüş, artık elini kaldıracak mecali yok vatandaşın, bi de şimdi anons mu yapcazzz yaa, diye konuşuyolar mikrofona ya! adamı uyuz etmeyin. etmeyin lan! sen benim kaç saat uyuduğumu biliyomusun hem? ses ver, volume alliiimm, aloo duyulmuyo sesin kardaşşş. hehe ben de pilotu dj sandım galiba. aslında bunların kabine, elinde yeni pişmiş kaz etiyle dalacaksın. hostesler çaktırmadan sakızlarını çiğnerken, servisi daha sikimdirik yapıcam diye çabalarken, sen wc diye kalkacaksın. doğru kabine.. pilaotlar o esnada ne yapıyolar ben çok merak ediyorum doğrusu. hanii.. havada asılı gibi gidiyosun ya, sanki rölantide, bişeye dokunmuyolar gibi geliyo sana. dümdüz allah ne verdiyse gidiyo uçak, heh işte o esnada.. laaannn!!! diye bi dalcan kabine. kaz etini burnunun dibine sokcan bi anda. yok lan sevmedim ben bu fikri bayılırlar ikisi birden töbeee yarabbii. kaz eti.. bayılabilirler yani. ehehe şaka yaptım şaka yaptııımm, diye sen kikirderken, adam mefta! tam zaytung'luk haber. haber için kıçınızı yırtmayın siz, burda yapılmışı var. :/
daha çok uyku saati, esmer hostesler, kibar, atletik, yakışıklı her daim zinde pilotlar istiyorum. hee mümkünse bi de türkçe'den sonra İngilizce anonsta, heheh naber nasılda akıcı ve havalı bi ingilizcem var edalarında bi ses duymak istemiyorum pilotlarda. pilotu uçaktan aşağı atasım geliyo o an. yuvarlıyo yuvarlıyooo. tamam da nereye kadar! yuvarlancak kelime kalmadı hişşştt aloo, the end pilot abiii, alooo.. he bi de hosteslerin dış sesin anlattığı uyarıları bi de vücut diliyle anlatırken, vücudu başka bi yerdeymiş gibi bezmiş, kendinden geçmiş, üzeinden az önce tır geçmiş, birazdan bayılacakmış, bitse de gitsek, ayy ne salaksınız hepiniz mal mal bakıyosunuz bana tavırlarına acilen önlem istiyorum. salak falan değiliz taam mı, sadece biraz uykum var benim.
gece geç yattım. sabah da benim için çok erken saatte kalktım. ve şu an kahvaltıyı falan gözüm görmüyo inan. uyumam gereken saatten az uyursam bünyem şapşala dönüyo benim. ne uykucu bişiii oldum çıktım ben ya. sabah aşkım telefonla uyandırmak için arıyo, resmen kan kalbime beynime gitmekte zorlandı. sanki zorla bi kıyafeti giymeye çalışırsın ya, ruhumu bedenime çağırırken cebelleştim, yok böyle bişey. kalbim daraldı. beynim hayırrrr uyumalısınnnnn! diye zır zır bağırdı. bi şekil oldu vücudum.
artık yolda uyumayı hayal ediyorum.uçakta telefonunu kapatmayan vatandaşlara sinir olup tırnaklarımı falan yemezsem tabii. müzkçaları aldım yanıma, duymayayım şunların telefon seslerini diye. burda dergi falan da satılmadığından, yolda oyalayacak bişeyler lazım beni. tek başına hiç uçağa da binememiştim, ufak bi gerginlik var üzerimde sanki.
uçağın ekonomi bölümünde koltuklar göt göte ve çok dar zaten, zaten o hosteslerin bıkmış tavırlarına uyuz oluyorum. bazıları ağzında sakızla servis yapıyo. aklınca çaktırmadığını sanıyo ama ben görüyorum. çaktırmamak için uğraştıklarında daha çok uyuz oluyorum. hepsinin prototip halinde sarı saçlı, düzgün burunlu ve kemik yapılı olması, standart boy ve kiloda olması da ayrıca sinirlerimi zıplatıyo. çok uzun süre birine bakınca, diğeri ile arasında 10 tane fark bulamayacağını düşünüyo insan, o kadar benziyolar. halbüsüüü koskoca Turkish Airlines şirketisin, paran mı yok da farklı bi yüzde hostes işe alamıyosun. ben anlamadım, anlamadım. etek boyu, rengi gibi bu hosteslerin de bence belli vücut ve yüz standardı var, ona göre işe alıyolar bu kızları işe. burnu benimki gibi biraz iriyse, daha mülakatın m'sini göremiyo kızcağız mesela. burun farkıyla kaybetti! lanet olsun.
bi de şu pilotlardaki relax hal nedir öyle canım? sanki vurmuş alkolün dibine dibine. sanki az önce acayip komik bieye gülmüş gülmüş, artık elini kaldıracak mecali yok vatandaşın, bi de şimdi anons mu yapcazzz yaa, diye konuşuyolar mikrofona ya! adamı uyuz etmeyin. etmeyin lan! sen benim kaç saat uyuduğumu biliyomusun hem? ses ver, volume alliiimm, aloo duyulmuyo sesin kardaşşş. hehe ben de pilotu dj sandım galiba. aslında bunların kabine, elinde yeni pişmiş kaz etiyle dalacaksın. hostesler çaktırmadan sakızlarını çiğnerken, servisi daha sikimdirik yapıcam diye çabalarken, sen wc diye kalkacaksın. doğru kabine.. pilaotlar o esnada ne yapıyolar ben çok merak ediyorum doğrusu. hanii.. havada asılı gibi gidiyosun ya, sanki rölantide, bişeye dokunmuyolar gibi geliyo sana. dümdüz allah ne verdiyse gidiyo uçak, heh işte o esnada.. laaannn!!! diye bi dalcan kabine. kaz etini burnunun dibine sokcan bi anda. yok lan sevmedim ben bu fikri bayılırlar ikisi birden töbeee yarabbii. kaz eti.. bayılabilirler yani. ehehe şaka yaptım şaka yaptııımm, diye sen kikirderken, adam mefta! tam zaytung'luk haber. haber için kıçınızı yırtmayın siz, burda yapılmışı var. :/
daha çok uyku saati, esmer hostesler, kibar, atletik, yakışıklı her daim zinde pilotlar istiyorum. hee mümkünse bi de türkçe'den sonra İngilizce anonsta, heheh naber nasılda akıcı ve havalı bi ingilizcem var edalarında bi ses duymak istemiyorum pilotlarda. pilotu uçaktan aşağı atasım geliyo o an. yuvarlıyo yuvarlıyooo. tamam da nereye kadar! yuvarlancak kelime kalmadı hişşştt aloo, the end pilot abiii, alooo.. he bi de hosteslerin dış sesin anlattığı uyarıları bi de vücut diliyle anlatırken, vücudu başka bi yerdeymiş gibi bezmiş, kendinden geçmiş, üzeinden az önce tır geçmiş, birazdan bayılacakmış, bitse de gitsek, ayy ne salaksınız hepiniz mal mal bakıyosunuz bana tavırlarına acilen önlem istiyorum. salak falan değiliz taam mı, sadece biraz uykum var benim.
Nerde boynu bükük bir garip görsen, hor görme kim bilir ne derdi vardır. madem yaşamaya geldik dünyaya, benim de uyumaya hakkım vardır. benim de senin gibi Allahım vardıırrr! dıın dınn dıııırr dın dınn dınn...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder